Böbrek üstü bezlerinde oluşan kanserler genellikle hormon üretimini etkilediğinden daha belirgin semptomlara neden olur. Belirtiler genellikle tümöre bağlı olarak hormon üretiminin normalin üzerine çıkması ile gelişen hiperaldosteronizm, hiperandrojenizm gibi tablolara bağlı olarak ortaya çıkar. Fakat salgılanan hormon düzeylerinde önemli bozuklukların olmaması halinde de hastalık bazı bulgular verebilir. Adrenal bez kanserlerinde görülen yaygın semptomlar şu şekildedir:
Böbrek ve böbrek üstü kanserlerinin gelişiminde rol oynayan etkenler henüz tam olarak tespit edilebilmiş değildir. Fakat bu kanserlerin gelişme olasılığını artıran bazı risk faktörleri vardır. Bunlardan en önemlileri genetik faktörlerdir. Obezite, sigara içme alışkanlığının bulunması, ağrı kesici ilaçların bilinçsizce ve sık olarak kullanımı, kadmiyum ve kurşun gibi ağır metallere maruz kalmak da nedenler arasında sayılabilir. Kanser olguları böbrek ve adrenal bezlerde bulunan hücrelerin DNA'sında meydana gelen değişiklikler (mutasyon) sonucunda ortaya çıkar. Tümörü oluşturan hücreler parçalanarak vücudun diğer doku ve organlarına yayılabilir (metastaz). Böbrek kanserlerinde kronik böbrek yetmezliği hastası olmak önemli bir risk faktörüdür. Böbrek parankim kanserleri yetişkinlerde görülen kanser olgularının yaklaşık %3’ünü oluşturur ve erkeklerde kadınlara oranla çok daha sık görülür. Adrenal bez kanserleri ise tam tersi şekilde kadınlarda erkeklere oranla daha sık karşılaşılan bir sağlık sorunudur.
Adrenal kanser için ana tedavi, adrenal bezin ameliyatla çıkarılmasıdır. Cerrahi ile kanserli doku ve yakındaki lenf düğümleri çıkartilir.
Böbrek üstü bezini çıkarmanın bir yolu, karın içinden bir kesi yapmaktır. Bazen kanser, alt vücuttan kalbe kan taşıyan büyük damar olan inferior vena cava'ya dönüşebilir. Bu durumda tümörün tamamen çıkarılması için çok kapsamlı bir operasyon gerekir.
Ayrıca laparoskop adı verilen ışıklı tüplü (ucunda küçük bir video kamera bulunan) ince bir oyuktan veya robotik cerrahi ile bazı küçük adrenal tümörleri çıkarmak da mümkündür. Bu yöntemin en büyük avantajı, kesiler daha küçük olduğu için hastaların ameliyattan daha çabuk iyileşmesidir. Diğer bir minimal invazif cerrahi yöntemi olan robotik cerrahide de ufak kesilerle robot yardımı ile cerrahi gerçekleştirilmekte ve hastanın erken donemde taburcu olup daha hızlı iyileşmesi mümkün olmaktadır.